Yurt Dışında Profesyonel Çözümler

Tarihi geçmişi Antik Çağlara kadar dayanan Makedonya coğrafyası, tarih boyunca Doğu ile Batı arasında ticaret, kültür ve sanat yollarının kesiştiği önemli bir bölge olmuştur. Çok eski dönemlerden itibaren Türk topluluklarının etkisi altında kalan bu coğrafya, yüzyıllar boyunca farklı Türk boylarına ev sahipliği yapmıştır. Balkanlar’ın stratejik noktalarından biri olan Makedonya, tarihsel süreç içerisinde Türk kültürü ve medeniyetinin izlerini güçlü biçimde taşımaktadır.
Makedonya'nın Balkan Savaşları’ndan sonra Osmanlı hâkimiyetinden çıkmasına rağmen, bölgede hatırı sayılır bir Türk nüfusu varlığını sürdürmeye devam etmiştir. Türk varlığının bölgede ne kadar eski olduğunu anlamak için tarihsel gelişimi üç dönemde incelemek mümkündür:
Hun Türkleri, 4. yüzyıldan itibaren Balkanlarda görülmeye başlanmışlardır. M.S. 378 yılında Hun birlikleri Makedonya’dan geçerek Bizans kuvvetleri ile Edirne yakınlarında yaptıkları savaşı kazanmışlardır. Bu durum, Türk varlığının Makedonya’da en az 1600 yıllık bir geçmişi olduğunu göstermektedir.
Osmanlı öncesi dönemde Makedonya’da görülen diğer Türk toplulukları şunlardır:
Bu toplulukların büyük bir kısmı zaman içinde Hıristiyanlaşmış ve Slav kültürüne karışarak kendi kimliklerini kaybetmişlerdir. Bu uzun dönemden geriye Vardar, Kumanova, Şar Dağları gibi yer adları ile bazı kale, hisar ve mezarlık kalıntıları kalmıştır.
Müslüman Anadolu Türklerinin bölgeye gelişi 13. yüzyılda başlamıştır. Sarı Saltuk gibi kolonizatör Türk dervişleri, askeri fetihlerden önce bölge halkının gönlünü kazanarak İslamiyet’i ve Türk kültürünü yaymış, böylece Osmanlı fetihlerine zemin hazırlamışlardır.
Makedonya’nın Osmanlı hâkimiyetine girişi 1371 yılında gerçekleşen Meriç Zaferi ile olmuştur. Fetih sonrasında Anadolu'nun Aydın, Konya, Karaman ve Maraş bölgelerinden getirilen Türk aileleri bu bölgeye iskân edilmiştir. Bu sayede Makedonya kısa sürede bir Türk yurdu hâline gelmiştir.
Osmanlı hakimiyeti, aralıksız olarak 541 yıl sürmüş ve bu süreçte Makedonya, imparatorluğun en önemli kültür merkezlerinden biri haline gelmiştir.
1912–1913 Balkan Savaşları sonucunda Makedonya üçe bölünmüştür:
Bu paylaşım sonrasında ihtilaflar uzun yıllar devam etmiş ve Makedonya, farklı yönetimlere bağlı olarak tarihsel gelişimini sürdürmüştür.
Makedonya, 1918–1940 yıllarında Yugoslavya Krallığı’na bağlı olarak “Güney Sırbistan” adıyla anılmıştır. 1945 yılında ise “Makedonya Federal Cumhuriyeti” adıyla Yugoslavya Federasyonu’nun altı cumhuriyetinden biri olmuştur. Bu tarih, Makedonların ayrı bir etnik topluluk olarak tanınmasının da başlangıcıdır.
Yugoslavya’nın dağılmasıyla birlikte, Makedonya 8 Eylül 1991’de bağımsızlığını ilan etmiştir.
Makedonya, Balkanlar’da Osmanlı hâkimiyetinin en uzun sürdüğü yerlerden biridir. Bu nedenle Türk kültürünün izleri çok güçlü ve belirgindir. Türk edebiyatı, müziği, mimarisi, folkloru ve günlük yaşam kültürü Makedonya’da derin izler bırakmıştır.
Makedonya, pek çok Türk divan şairi yetiştirmiştir. Bunlardan bazıları:
Makedon lirik şiiri, düğün türküleri, masallar, atasözleri ve deyimlerinde Türk edebiyatının etkisi açıkça görülmektedir. Günümüzde yazılan modern Makedon edebiyatında bile bu etkiler dikkat çekmektedir.
Makedonca başta olmak üzere bölgede konuşulan Arnavutça ve Ulahça gibi dillerde yüzlerce Türkçe kelime bulunmaktadır. Yemek, meslek, içki, sebze ve meyve adları başta olmak üzere pek çok Türkçe kelime günlük dilde halen kullanılmaktadır.
DM Group MK olarak, tüm süreçlerinizde yanınızdayız. Profesyonel ekibimizle tanışın.